Ne Zaman İnsanlığımızı Kaybettik?
Ne Zaman İnsanlığımızı Kaybettik?
Ne zaman unuttuk insan olduğumuzu?
Ne zaman kaybettik içimizdeki o sade varlığı?
Ne zaman başladık birbirimize yabancılaşmaya, üstten bakmaya, küçümsemeye?
Bizi ayrıştıran neydi?
Tenimiz mi, dilimiz mi, fikrimiz mi?
Yoksa hepimizin içine sinsice sızan bir kibir miydi bizi birbirimizden koparan?
Bugün bazıları “biz hayvanlarla akrabayız” diyor. Evet, belki biyolojik olarak öyleyiz…
Ama farkında mısınız: O akraba sandıklarımız bile artık bizden daha asil yaşıyor.
Bir tehdit olmadan saldırmazlar.
Tokken avlanmazlar.
Doğada sadece kendi cinsiyle değil, diğer türlerle bile barış içinde yaşarlar.
Ama biz? Biz her şeye karışır olduk. Her şeye sahip olmaya çalıştık. Her şeye hükmetmeye yeltendik.
Ne Tanrı dinliyoruz artık, ne doğayı, ne de aklı.
Her şeyi egoya boğduk.
Bencillik, hırs, rekabet…
Adına ne dersen de, ama bu illetin kökleri çok derinlere uzanıyor.
Peki, ne zaman başladı bu?
İlk parayı bastığımızda mı?
İlk sınır çizildiğinde mi?
Birinin diğerine “ben senden üstünüm” dediği o lanetli anda mı?
Belki de ilk yalan söylendiğinde…
İnsan dediğin varlık, yaratanın nefes verdiği bir cevherdi.
Ama biz, o nefesi unuttuk.
Yerine kibri koyduk.
Ve şimdi başkasının acısına duyarsız, başkasının açlığına kör, başkasının çığlığına sağır haldeyiz.
İnsanlık sadece bedenle yaşanmaz, ruhla yaşanır.
Ama o ruh bizde kaldı mı?
Yoksa akrabamız sandığımız hayvanlar bile bizden daha mı insan artık?
Yazan: Wise Man
📬 Telegram Grubumuza Katılın:
💸 Destek Olmak İçin Tıklayın:
💬 Yorum Yapmayı ve Paylaşmayı Unutmayın!
🟢 Takipte kalın, yeni yazılardan anında haberdar olun.

Yorumlar
Yorum Gönder